İlk
olarak Savunma Sanayi (SSM) Müsteşarı Murat BAYAR, Milli Gemi MİLGEM ihalesinin
KOÇ grubuna ait RMK Tersanesi’nden alınmasına karşı çıkması nedeni ile
görevinden alındı. Hatırlanacağı üzere bu konuda Internet’e bir tape düşmüştü.
Bu tapede dönemin Başbakanı’nın Metin Kalkavan ile görüşerek ihaleye
müdahil olması ve projenin RMK’dan alınması kamuoyuna yansımıştı.
Savunma
Sanayi’ni bir üst lige çıkaran BAYAR’ın yerine THY TEKNİK A.Ş.’den İsmail DEMİR
getirildi. Bu atama ile Savunma Sanayi’nde hiçbir tecrübesi ve birikimi olmayan
daha çok inşaat işlerinde tecrübeli yandaş firmaların sektöre dâhil olmasının
önü açıldı. Böylece inşaattaki rantları azalmış bu firmaların maalesef savunma
sanayimizi bitirene kadar sömürecekler.
Aselsan ve TSKGV şirketleri Havuzun
hedefinde
1974
Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında çekilen sıkıntılar, müttefikimiz ABD’den
yediğimiz ambargo TSK’nın milli bir Savunma Sanayi ihtiyacını hissetmesine
sebep oldu. Bunun üzerine Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı
(TSKGV) ve bağlı kuruluşları ASELSAN, HAVELSAN, TUSAŞ-TAİ, ROKETSAN gibi
şirketler kuruldu. Zaman içerisinde TSK, ihtiyaçlarının %50 den fazlasını bu
şirketlerle karşılayabilir duruma geldi. Bu tablo ihalelerden daha fazla
nemalanmak isteyen yandaş firmaların iştahını kabartmış durumda.
Hükümete
yakın kaynaklardan edinilen bilgiye göre SSM Müsteşarı’nın kritik ataması bu
konu ile ilişkili. Savunma Sanayi’nde yüksek bütçeli ihaleler alan, büyük
projeler yürüten Aselsan, Havelsan, Roketsan gibi TSK Güçlendirme Vakfı
şirketlerinin BMC örneğindeki gibi siyasetin güdümüne gireceği kulislerde
konuşulan konular arasında. Savunma Sanayiine zırhlı araç üreten BMC’ye
Çukurova Holding’in Interbank’a olan borçları bahane edilerek TMSF tarafından
el konulmuştu. Sadece İzmir’deki arazisinin değeri 1,5 milyar TL olan firmanın
ihalesini 751 milyon TL ye Ethem SANCAK’ın sahibi olduğu Es Mali Yatırım AŞ’nin
kazanması kamuoyunda uzun süre tartışılmıştı.
Sabiha
Gökçen’in işletmesinin Malezyalı’lara devri operasyonunun perde arkasında yurt
dışına kaçırılan kara paraların aklanması iddiaları var. Benzer bir yöntemin
BmC’nin el değiştirmesi için de kullanılmıştır. Buna göre Es Mali Yatırım
AŞ’nin arkasındaki asıl mali güç de Katar Emirliği.
BMC’nin
havuz kontrolüne geçmesi sonrası tüm bütün asker projelerde askeri araçların
hepsi BMC’ye yönlendirilmesi kararı alınması dikkat çekici. SSM’nin bunu kendi
özel kanunu ile rahatça yapma yetkisi var. Şu an bu yetki havuz lehine dönmüş
durumda.
TSKGV’nin
sahip olduğu şirketlerinde farklı bir model ile yandaş firmaların kontrolü
altına girmesi planlanıyor. TSKGV şirketlerinin yönetim kurullarında görev
yapmakta olan TSK kökenli üst düzey yöneticilerin yerlerine son 1,5 yıl içinde
hükümete yakınlığı bulunan kişi ve kuruluşlardan temsilcilerin atanması dikkat
çekiyor. Önceki yapıya taban tabana zıt şekilde TSKGV şirketlerinin amiral
gemisi olan Aselsan’ın yönetim kurulundaki 9 üyenin tamamı TSK mensubu iken şu
anda TSK mensubu sadece bir üye kaldı.
Aselsan’ın
icracı üst yönetimi ise büyük değişiklilere uğradı. Her türlü baskıya karşı ASELSAN’ı tek parça halinde tutmayı başaran eski
Genel Müdür Cengiz Ergeneman emekli edildi. Kendisinin yıldızı eski bürokrat
yeni yönetim kurulu başkanı Hasan Canpolat ile bir türlü barışmamıştı. Dört
genel müdür yardımcısından üçü yaş haddinden emekli olacakları zamanı
beklemeden, gruplarından koparılarak pasif görevlere getirildi.
Değişikliklerin
sadece üst yönetimle sınırlı kalmayacağı vakıf şirketlerin yapısının da yandaş
firmalarla çalışabilecek şekilde yeniden dizayn edileceği hatta ASELSAN’ın beşe
bölüneceği konuşuluyor. Bu şu demek, büyük lokma olan ASELSAN beş parçaya
bölünerek ranta daha açık hale gelecek.
Buna yönelik
ASELSAN’da 2014 Eylül ayında organizasyon değişikliği gerçekleştirildi. Yapılan bu değişiklik ile 4 olan sektör sayısı 5’e çıkarıldı. Yeni
kurulan sektör başkanlığı Ulaştırma, Güvenlik, Enerji ve Otomasyon Sistemleri
Sektör Başkanlığı’dır. Bu konu başlığına bakıldığında ASELSAN’ın ilk kuruluş
felsefesinden uzaklaşmakta olduğu göze çarpmaktadır. Firmanın öncelikli amacı
Askeri ihtiyaçların milli imkânlarla geliştirilmesi olup 4 sektör bu amaç ile
uygun hareket etmektedir. Ancak yeni kurulan sektör başkanlığının yüksek cirolu
işlere yelken açtığı görülmektedir.
Benzer
değişiklikler Askeri simülasyon, komuta kontrol gibi işleri yürütmekte olan
Havelsan’da da gerçekleşti. Hükümete yakın bürokrat kökenli Sadık Yamaç Genel
Müdür oldu. Türk Telekom Bilecik İl Müdürü Orhan Muratoğlu da teamüllere aykırı
olarak tepeden inme bir şekilde Genel Müdür Yardımcısı oldu.
Orhan Muratoğlu ODTÜ Kimya mezunu, 1979 doğumlu.
Lisansını dokuz senede bitirdiği biliniyor. TT’de de zaten teamüllere aykırı
biçimde birkaç kademe atlayarak il müdürlüğüne atanması şaşkınlığa sebep
olmuştu. Türk Telekom’da iken İskenderpaşa tarikatının Ankara sorumlusu olarak
biliniyor.
Dr
Nazım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder